News
News
Dünya fındığının yaklaşık yüzde 80’ini üreten Türkiye’nin belirli bir fındık politikası yok. Fiskobirlik’in hakim olduğu piyasada artık çokuluslu yabancı şirketler hüküm sürmeye başladı. Fındık-Sen Genel Başkanı Kutsi Yaşar, Aydınlık Gazetesi’nin sorularını yanıtladı. Artan dolara göre fındık fiyatlarında artış yaşanmamasını eleştiren Kutsi Yaşar, “Dolar 4 TL ve Avro 4,20 TL bandına kadar yükseldi ancak ihraç ürünümüz olan fındık fiyatında kur farkından dolayı bile bir kıpırdama söz konusu olmadı. Bu izahı olmayan bir durumdur. Ayrıca bir önceki fındık sezonu dönemine göre Eylül 2016 – Ocak 2017 döneminde ihracatta bir daralma olmuş ve 310 milyon dolar bir gelir düşüklüğü oluştu. Bu dönemde yaklaşık 22 bin ton iç fındık (kabuklu 45 bin ton) üretildi.” diye konuştu.
Kutsi Yaşar açıklamalarının devamında ise; “Alan bazlı desteklenecek ürünler içerisinden fındık çıkarılarak fındık bize yabancılaştırılmaya başlandı. Fındık ihracatında ilk 20 firma arasında yabancı sermayeli Progıda ve Stellifer firmaları fındığın yaklaşık yarısını, Oltan Gıda (Ferrero) ise tek başına üçte birini ihraç ediyor.” ifadelerinde bulundu.
5 maddelik talep
Fındıkta üreticilerinin isteklerini de sıralayan Başkan Yaşar, şöyle konuştu: “Fındıkta tüm tarafların kazanacağı bir formülün peşinde değiliz. Çok iyi bilmeliyiz ki bir tarafta üreten çiftçiler diğer tarafta ürettiklerimizi yok pahasına almaya çalışan şirketler var. Şirketler kazanırsa paralar ülke ekonomisine değil çokuluslu şirketlerin havuzuna akacaktır. Oysa fındık çiftçileri kazanırsa ülke ekonomisi de kazanacaktır. Fiskobirlik’in üretimden pazarlamaya kadar zincirin her halkasına sahip olacak şekilde ve fındık çiftçilerinin yönetimlerini demokratik olarak belirleyecekleri bir yapıya kavuşturulmasını talep ediyoruz. ANAP-DSP-MHP koalisyonu döneminde sözde özgürleştirme yasası olarak çıkarılan 4572 sayılı kooperatif yasasının şirketler lehine olan hükümleri kaldırılsın diyoruz. Fındık çiftçilerinin, bağımsız olarak sendikal örgütlenmesini sağlayacak iç hukuk düzenlemeleri yapılsın. Ziraat Odaları gibi çiftçi örgütleri de demokratik yapılara kavuşturulmasını talep ediyoruz. Alan bazlı ödemelerin heba edilen ilk üç yıllık takviminden sonra ne yazık ki ikinci üç yıllık planda da bu konunun mutlak çözümü sağlanmamıştır. Bu konuda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının gerekli adımları acilen atmasını bekliyoruz. Tarım Sigortaları Yasası şirketlerin kazancını artırmak için değil,fındık çiftçilerinin zor günlerinde yardımcı olmak amacıyla yeniden düzenlenmesini talep ediyoruz. Fındık çiftçilerinin eksiksiz sosyal güvenceye kavuşturulmasını talep ediyoruz.” ORDU OLAY
